BULMUŞ & PALANGA KÖYÜN BİYOGRAFİSİ

Biz kimiz? Nereliyiz ve nerede yaşamaktayız?

Bir toplumsal kümenin ya da daha kalabalık bir nüfus topluluğunun, yaşamak ve ekonomik etkinliklerini sürdürebilmek amacıyla seçip yerleştikleri kent, kasaba veya köyün adıdır yerleşim yeri.

İnsanlar, göçebe yaşam şartlarından yerleşik yaşama geçtiklerinde, gücün tahakkümü sonucu fetihler, sömürgeleştirmeler ve işgaller neticesinde kaçışların, sürgünlerin bir sonucu olarak tarih boyunca çeşitli yer değişikliklerinden sonra BULMUŞ & PALANGA ‘ya yerleşen atalarımız, burayı kendilerine yurt edinmek uğruna küçümsenmeyecek mücadeleler vermişlerdir.

Zamanın şartlarında yapamadığını, başaramadığını, koruyamadığını başka birileri gelip sahiplenirlerdi. İnsanda tabiatın bir parçası olarak ekmek gibi, su gibi yaşam alanına da zorunlu ihtiyaç duymaktadır.

• Çeşitli kadim kavimlerin konup göçtüğü bir yer olmuştur BULMUŞ-PALANGA,
• Resmi kayıtlarda ismi ”Bulmuş köyü olarak geçer,
• Erzincan ili Tercan ilçesinin bir köyüdür,
• Tercan’a uzaklığı 27 km,
• Erzincan’a uzaklığı 88 km,
• 2019 senesinde yapılan bireysel çalışmalar sonucu hane sayısı 450´in üstünde hane saymaktadır toplam olarak,
• Köyde sürekli yaşayan Hane sayısı 60 civarındadır.

İklimi, kışları soğuk ve karlı, yazları sıcak ve kurak geçen karısal iklim türüdür.

Bitki örtüsü karısal iklim bitki örtüsü olan bozkırdır. Yağışın fazla miktarda görüldüğü yüksek kesimlerde ormanlıklar bulunmaktadır. Bölgesel olarak engebeli arazi yapısından dolayı tarım ürünlerinin çeşitliliği azdır. Buğday, arpa, çavdar, şeker pancarı ve hayvancılık belli başlı geçim kaynaklarıdır.

Köyümüzün arkası dağlık olan bir coğrafi yapının güney eteğine kurulmuştur. Bulmuş Köyü Bulmuş ve Palanga olarak iki mahalleden ibarettir. Kurtdere, Petekçi komu ve Balaban Çiftliği olarak üç ayrı yerleşim yeri sınırları içindedir. Köyün her iki mahallesinin önünde geniş ve verimli arazisi vardır. Köyün, eteğine kurulduğu dağın arkasında çift kale dağ (Hızır ve Gavur) yükselmektedir.

Sağında Şengül, Elmalı, Esenyurt (Çavşek) Solunda Ortaköy (Tivnik) ve Karahüseyin

Doğu ve güney sınırını bir yay biçiminde Kargın, Büklümlere (Zağgeri),  Yollarüstü (Vican), Balyayla (Ermeni kaçağı), Balözü (Kilise) sıralanmaktadırlar. Öbek ve Bağır dağları bu güzelliklere şahitlik etmektedirler.

Atalarımız neler yaptılar, şimdi bu yapılanların neresindeyiz?

Böylesine güzel bir köyü yerleşim yeri edinmeleri, işgale uğradıktan sonra, bu işgali zamanın şartlarında kırıp hakkı olana sahip çıkmaları başlı başına bir başarıdır.

Bu işgalden ötürü ”Gazi Bir Köydür”

Palanga mahallesi eski Erzurum-Erzincan yolu yani tarihi ipek yolu üzerinde olması münasebetiyle Cumhuriyet öncesi derebeylik anlayışıyla işgal edilmiş, köyün etrafı beyaz kesme taşla örülü surlarla çevrilmiş ve kervansaray inşa edilmiştir.

Palanga‘ya bizler tarafından ilk yerleşim 1942 de başlamış takip eden yıllarda Boyacı komundan ve Bulmuş mahallesinden yoğun bir yerleşim süreci yaşanmıştır.

Zamanında insan gücüyle yapılan Arslan Ağa harğı hala kullanılmaktadır.

1959 da makus talihimizin (olumsuzluklarla karşılaşmak) bir nebze değişebilmesini sağlayan İlkokul açılmıştır. Yıllar sonra Ortaokulun açılması köyümüzün geleceğine ve gençlerimizin istikbaline çok şey katmıştır. Okuyan gençlerimiz öğretmen, mühendis, doktor, avukat, siyasetçi ve iş adamı, değişik meslek dallarında ve Millet Vekili (Ednan Arslan İzmir) olarak birçok değerimiz vardır.

Köyün nüfusu 1950-1970`lı yıllarda her iki mahalle ve bağlı komlarla 120 hane civarındaydı.

• 7 mezra,
• Bulmuş mahallesi 35 hane,
• Palanga mahallesi 65 hane,
• Mezralarda toplam 15 – 20 hane civarında,
• Toplam 120 haneli bir Köy,
• Nüfusu aşağı yukarı toplam 900 kişi sayıyordu.

1961 anayasasının getirmiş olduğu özgür ortamın şartlarından faydalanan insanlarımız kabuğundan çıkarak 1970-1980’li yıllarda dışarıya göç vererek Türkiye’nin çeşitli illerine ve Avrupa’nın çeşitli ülkelerine göçmen olarak gitmişlerdir. Yurt içinde İstanbul, İzmir başta olmak üzere Ankara, Aydın, Antalya illerine Avrupa’da Almanya, Fransa, Hollanda, İsviçre, Belçika ve Avusturya’da yoğunluktadırlar. 2019 itibariyle 450 geçkin bir hane sayısına ulaşılmıştır.

1950 yılından itibaren köyde muhtarlık yapan köylülerimiz sırasıyla şöyledir,

• Ali Rıza Arslan   
• Mehmet Yıldız   
• Hasan Hüseyin Temizsoyoğlu
• İmam Gültekin
• Mehmet Ali Arslan
• Hakkı Arslan
• Ali Arslan
• İsmail Arslan
• Haşim Arslan
• Hüsnü Arslan
• Hasan Hüseyin Yalçın
• Hayati Arslan
• İsmail Arslan
• İsa Arslan
• Alibinat Arslan
• Lütfü Arslan
• Binali Arslan

Son yıllar itibariyle gerek Türkiye metropollerinden ve gerekse Avrupa’dan geri dönüşler başlayarak köye yoğun ilgi duyulmaktadır.

2017 tarihinden itibaren yeni bir oluşumun ayak sesleriyle köylülerimiz bulundukları her coğrafyada örgütlenme anlayışıyla sosyal dayanışmanın güzel örneklerini vererek Avrupa’da ve İstanbul’da dernekleşerek Almanya-Hollanda, Fransa-İsviçre, Avusturya, İstanbul ve Köy olmak üzere beş bölgede örgütlenmesini tamamlayarak 2018 de KÖY MECLİSİ çatısı altında toplandılar.

İstanbul merkezli ” Bulmuş-Palanga Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği ” nin Kurucu Başkanı Ümit Arslan, Avrupa derneği ve Köy Meclisi’nin Kurucu Başkanı Güngör Arslan’ın öncülüklerinde bütün köylülerimizin özverili çalışmaları neticesinde çeşitli sosyal aktiviteler ve dayanışma geceleri tertipleyerek toplumumuzun kaynaşması sağlanmıştır.

Köy Meclisi bünyesinde oluşturulan çeşitli komisyonlarla bir taraftan örgütlenme ağını genişletirken diğer taraftan köyümüze anlamlı katkılar ve yatırımlar yapılmıştır.

Bulmuş mahallesinde Misafirhane, Palanga mahallesinde Cem evi projeleri gerçekleştirilmiş, her iki mahallemize bu eserler kazandırılmıştır. 2019 Temmuz’unda anlamlı bir törenle açılışları yapılacaktır.

Başarılı çalışmalarına durmaksızın devam eden Köy Meclisi yüzyıllık bir hayal olan Yeni Yerleşim Yeri Projesini gündemine alarak 208 dönümlük araziyi tahsis ederek 163 parselden oluşan Yeni Yerleşim Alanı projesi ile ihtiyaç sahiplerine, değişik illerden ve Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden köye dönenler için arsa temini sağlanmıştır.

Köyümüze yatırımları bunlarla sınırlı tutmayan Köy Meclisi su, altyapı, çöp sorunu, ağaçlandırma ve ekolojik alanlardaki hizmetlerini gündemine almıştır.

Bu miras dedelerimizden bize kaldı, fakat çocuklarımızdan bize emanettir. Emanet hassasiyetiyle her taşın, her ağacın, her karış toprağın kutsalımız olduğu bilinciyle hareket ederek dağına, taşına, kurduna, kuşuna, börtü böceğine sahip çıkacağımız tüm kutsallarımızın önünde yeminimiz olsun.

“Bölüşürsek tok oluruz, bölünürsek yok oluruz” (Yunus Emre)

Hazırlayan: İsmail Taş, Köy Meclis ve Yürütme üyesi

---